Önce doğru bilinecek, sonra doğru yola girilecektir. Bilerek veya bilmeyerek yoldan çıkılır ve sapılırsa hedefe ulaşılamaz. Bunun için şeytan ibadetten vaz geçiremediği insanları hedef şaşırarak yoldan çıkarmaya yanlış yola ve başka istikamete yönlendirmeye çalışır.
Her şey, bir amaca hizmet etmek için vardır. Fıtratın gereği amaca uygun davranmaktır. Bir şey amaca uygun oldukça kaliteye uygun olur. Başarı fıtratın gereği olan yaratılış amacına uygun hareket etmektir.
İnsan bir defa hedefi ve amacı şaşırırsa ne kadar yol alırsa alsın hedefe ulaşamaz. “İstikamet ve sırat-ı müstakim” in önemi burada ortaya çıkmaktadır. (Fatiha, 4)
Önce doğru bilinecek, sonra doğru yola girilecektir. Bilerek veya bilmeyerek yoldan çıkılır ve sapılırsa hedefe ulaşılamaz. Bunun için şeytan ibadetten vaz geçiremediği insanları hedef şaşırarak yoldan çıkarmaya yanlış yola ve başka istikamete yönlendirmeye çalışır. Yanlış yola gireni de teşvik eder. Bunun için yanlış yolda olduğu halde çok gayretli olan kişilerin gayreti rahmani gayret değil, şeytani gayrettir.
Başarı nedir?
Doğru işi doğru vasıta ile yaparak hedefe ulaşmaktır. Hak da helal çalışmanın sonucu kişini emeğinin neticesidir. Bu emek olmazsa o hakkı elde edemez. Haksız bir kazanç başarı değildir. Zulüm üzerine bina edilen saltanat başarı sayılmaz.
Başarılı insanlar prensipli insanlardır. Başarılarını bazı prensiplere borçludurlar.
• Ne yapmak istediklerini bilirler.
• Akıllarını amaçlarına odaklamışlardır.
• Amaçlarına hizmet eden tüm bilgileri toplarlar.
• Engellemelerden ve engellerden yılmazlar.
• Asla ümitsizliğe düşmezler.
• Dürüstlükten ve doğruluktan arılmazlar.
