SİYASET
5.12.2024 7:45

Arap ve Kürt Düşmanlığının Sebebi

Mehmet Ali Kaya
Mehmet ALİ KAYA
Arap ve Kürt Düşmanlığının Sebebi

Ülkede Ahrar ve Demokratlar iktidara geldikleri zaman ırkçılık ve ideolojik baskılar ortadan kalktığı için Araplar ve Müslüman olan diğer milletler ve devletler diplomatik olarak bir araya gelip dostane ve kardeşane bir politika uygulanır. Bu da birlik ve beraberliği, ittihadı ve dostluğu, İslam kardeşliğini geliştirir.

Soru: ''Araplar bizi arkadan vurdu'' diyerek Osmanlının yıkılışını külliyen Araplara yüklemek gibi bir ön yargı, düşmanlık ve İslam'a gizli kin gütme tuzağı var mıdır? İttihad ve Teraki'nin Arap düşmanlığını es geçip, Osmanlının yıkılışında bilinçli olarak oynadıkları rolü ve azınlıkları Türkçülükle tahriklerini görmezden gelmek, İngiliz oyununa gelmek değil midir? Kürtlerin şimdilerde düştüğü tuzağa o zamanlar Türkler de düşmüş Arap memleketlerine Arapça bilmeyen ve Arapları aşağılayan valiler tayin ederek Arapların ayrılmak istemelerine zemin hazırlamışlar mıdır? Osmanlı İslam davası güderken 400 sene itaat eden Araplar, İslam düşmanlığına (Süfyanizm) başlayınca mı itaatten vazgeçtiler? Kürtlerin de düşmanlığı TC devletinin (Süfyanizm) İslam düşmanlığı ile başlamıştır denilebilir mi? Bu konuların hakikati nedir?

Cevap: İttihat ve Terakki dahil Meşrutiyetin ilanına sebep olanlar Osmanlı'yı yeniden ihya etmek isteyen İslam kahramanlarıdır. Başta Namık Kemal, Ziya Paşa, Muallim Naci, Mehmet Akif, Sultan Abdulhamit, Said Halim Paşa, Resneli Niyazi, Prens Sabahattin ve Bediüzzaman olmak üzere Ahrarlar Meşrutiyeti ilan ederek Osmanlı'nın yıkımını 40-50 sene geciktirmişlerdir.

Ancak İttihat ve Terakki içinde giren masonlar ve devletçi İstibdadı arzu edenler bütün olumsuzlukları Hürriyete yıkarak istibdadı arzu etmiş, Ahrarları dışlamış ve siyasi baskılarla sindirmiş, Abdulhamid'i yanıltmış ve içindeki Derviş Vahdeti gibi Siyasal İslamcıları elde ederek "İttihad-ı Muhammedi Cemiyetini" siyasete alet etmişlerdir. Bediüzzaman'ın İttihatçıları ve Derviş Vahdetiyi ikaz etmesi, İttihad-ı Muhammedi Cemiyetinin siyasete karışmaması için gösterdiği çabalar maalesef kabul görmemiştir.

Daha Sonra Hürriyet ve Cumhuriyet diye çıkanlar Hürriyeti, Cumhuriyeti İstibdada alet etmiş ve İttihat Terakki içindeki Mason ve Dinsizler Mustafa Kemal etrafında toplanarak CHP'yi kurmuş ve 1950'ye kadar İrtica diye dindarları ezmiş, Osmanlı'ının yıkılmasını kendi yanlışlarına değil de Meşrutiyet ve Hürriyete yüklemiş ve Meşrutiyeti bütün olumsuzlukların kaynağı gibi göstermişlerdir. Kendi istibdatlarını ve yanlış icraatlarını doğru göstermek için Abdulhamidi, Bediüzzamanı, Mehmet Akifi ve Said Halim Paşayı, Enver Paşayı suçlamış ve Vatan Haini ilan etmişlerdir.

Arap, Kürt düşmanlığı da İttihat ve Terakki'nin değil, CHP'nin politikasıdır. İttihat ve Terakkiciler "İttihad-ı İslam" taraftarı idiler... Maalesef CHP'nin ve Onun güdümündeki Türkçülerin ve Dindar görünen aslına CHP güdümünde olan "Siyasal İslamcıların" Hürriyet ve Ahrar düşmanlığı, Demokrasi ve Meşrutiyet düşmanlığının sebebi CHP'nin 50 yıllık tahribatı ve Devlet Politikasıdır. Herkesin kafasına sokmuşlardır.

Ülkede Ahrar ve Demokratlar iktidara geldikleri zaman ırkçılık ve ideolojik baskılar ortadan kalktığı için Araplar ve Müslüman olan diğer milletler ve devletler diplomatik olarak bir araya gelip dostane ve kardeşâne bir politika uygulanır. Bu da birlik ve beraberliği, ittihadı ve dostluğu, İslam kardeşliğini geliştirir. Bediüzzaman “Asyanın bahtını ve İslamiyetin taliini açacak olan Hürriyet ve Meşrutiyettir” buyurur. Yani Hürriyetçi Demokrasi ülkeye, İslam dünyasına hakim olursa İttihad-ı İslam da gerçekleşir.

Bu nedenle dediklerinizin çoğu yanlıştır.

Youtube Kanalıma Abone Olun!

Düzenli olarak paylaştığımız videoları kaçırmayın.

Abone Ol