
Mümin başkasından dua alması için onu hak etmesi gerekir. Yani, bir iyilik yaparak ve yardımcı olarak faydalı olması gerekir. Hiçbir iyiliği dokunmayan ve yardımcı olmayana kişi durup dururken neden dua etsin. Duanın makbuliyeti de yapılan iyiliğin ve yardımını büyüklüğüne ve önemine bağlıdır.
SORU: Bir müslümanın diğer bir müslümanın duasından ve ibadetinden istifade etmesi mümkün müdür? Bu istifadenin belli şartları var mıdır?
CEVAP: Bir amelin ibadet olması için üç temel şarta uyması gerekir.
Birincisi İMAN şartı. İmanı olmayan amelin sevabından istifade edemez.
İkincisi, İHLAS, yani Allah rızasını düşünerek Allah’ın emri olduğu için yapmaktır.
Üçüncüsü, Peygamberimizin (asm) sünnetine uygun olmalıdır. Zira ibadet Peygamberimizin (asm) yaptığı gibi yapılırsa Allah’ın razı olduğu bir ibadet olur. Yoksa insanın heva ve hevesine göre olsa nefsani olur ve Allah rızasına uygun olmaz.
Aynı şekilde bir mü’minin bir başka mü’minin duasından ve ibadetinden istifade etmesi ve onun ibadetinden hisse almasının da şartları vardır.
Birincisi, o mü’minin yapmış olduğu ibadetine gerek öğreterek, gerek şartlarını hazırlayarak yardımcı olması gerekir. Zira “Sebep olan yapan gibi sevap kazanır.” Allah sebep olana da aynı sevabı verir.
İkincisi, o mü’minin yaptığı ibadetine rızası olmalıdır. Yaptığı hizmete ve ibadete karşı çıkıyor ve yapmasını istemiyorsa sevap kapısını da kendi eliyle kapatmış oluyor demektir. Zira, güneş herkese ışığını verir; ama kişi pencereyi kapatır ve siyah bir perde çekerek ışığı engellerse ışığından istifade edemez. Bunun kabahati kapıyı kapatana aittir.
Üçüncüsü, mü’min kardeşine kırgın ve küs olmamalıdır. Şeyet o kardeşi ile barışmazsa, kin, haset ve düşmanlıkla manevi kapıları kapatırsa onun ibadetinden, dua ve sevabından istifade edemez. Bu sadaka ve hediyeyi geri çeviren bir adamın durumuna benzer. Hediye kendisine geldiği halde kabul etmeyen nasıl hediyeden istifade edemezse mü’min kardeşine kırgın ve küs olan veya kin ve hasetle onu kötülüğü isteyene de o mü’minin dua ve ibadeti fayda vermez.
Mümin başkasından dua alması için onu hak etmesi gerekir. Yani, bir iyilik yaparak ve yardımcı olarak faydalı olması gerekir. Hiçbir iyiliği dokunmayan ve yardımcı olmayana kişi durup dururken neden dua etsin. Duanın makbuliyeti de yapılan iyiliğin ve yardımını büyüklüğüne ve önemine bağlıdır.
Selamlar...