DP Ahrar ve Demokrat Misyonun devamı ve takipçisi olduğu için MHP kökeninden gelen, Irkçılığı ve Milliyetçiliği esas alan bir zihniyete sahip olan Zeybek DP tabanına değil de Alparslan TÜRKEŞ zihniyetini DP'ye aşılamaya çalıştığı için Demokratları küstürmüş ve Demokrat Partiye en büyük zararı vermiştir.
15 Ocak 2011 tarihinde DP’nin 10 Olağan kongresinde Genel Başkanı olan Nâmık Kemâl Zeybek 1944 yılında Bayburt’un Kitre köyünde dünyaya geldi.
Siyasete Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi’nde (CKMP) başlayan Zeybek, 1964 yılında Alparslan Türkeş, Dündar Taşer, Ahmet Er ile birlikte girdiği CKMP’ye Üniversiteler Kültür Derneği (ÜKD) tavsiyesi ile ilk Gençlik Kolları Genel Başkanı oldu. 1965 yılı Milli Türk Talebe Birliği (MTTB) Bursa kongresine Ankara delegesi olarak katıldı. 1966 yılına kadar CKMP Gençlik Kolları Başkanı görevini sürdüren Zeybek 1966 yılında Hukuk Fakültesi’ni bitirip Rize-Çayeli’ne Kaymakam olunca Gençlik Kollarından ayrılmak zorunda kaldı.
Rize-Çayeli, Bilecik-Pazaryeri, Gümüşhâne-Şiran, Çankırı-Ilgaz, Erzurum-Tortum, Adıyaman-Kâhta ve Bursa-Keles ilçelerinde Kaymakamlık yaptı.
1977 yılında Gümrük ve Tekel Bakanı Gün Sazak’ın Müsteşarlığını yaptı. 1977-1980 dönemi Ülkücü Kuruluşların Eğitim Faaliyetlerini organize etti. 12 Eylül sonrasında tutuklandı ve 2 yıl cezaevinde yattı.
1983-1987 yılları arasında bacanağı olan Aydın Doğan’a ait şirketler topluluğunda 4 yıl koordinatör olarak çalıştı. 1987 yılında Anavatan Partisi’nden İstanbul Milletvekili oldu. 1989-1991 yıllarında Turgut Özal Başbakanlığında kurulan hükümette Kültür Bakanı olarak çalıştı.
Namık Kemal Zeybek 3 Temmuz 1988 tarihinde Emin Çölaşan’a verdiği röportajında “MHP misyonunu tamamladı” demişti. Bu sözler milliyetçi camiada tepki görmüştü. Zeybek daha sonra “Evet, o sözleri söylemem yanlıştı. O gün MHP yoktu. Ülkücü hareket de yoktu. 12 Eylül 1980’den sonra çok ağır darbe yemiştik. Başka partilerde Türk milliyetçiliği yapmak kusursa, kilisede namaz kılmak gibi kusurdur” demiş ve özür dilemiştir. (Zaman, 7 Temmuz 2005)
ANAP Milletvekili olduğu zaman “aygazete.com” sitesinde “Doğrumuz, Yanlışımız” başlıklı bir makale yayınlayan N. Kemal ZEYBEK “ANAP içinde yer alarak Türklüğe, Turan’a ve Türk Kültürüne” hizmet ettiğini savundu. Zeybek “Bizim ANAP’ta milletvekili ve bakan olup Türk milliyetçiliğine hizmet etmemiz ile Başbuğ’umuzun Refah Partisi listesinden seçilip Meclis’e girmesi arasındaki fark ne kadardır?” sorusunu yöneltmiştir. Bilindiği gibi 20 Ekim 1991 Genel Seçimlerinde MÇP, RP ve Islahatçı Demokrasi Partisi “Kutsal İttifak” yapmıştı. Bu ittifak sonucu % 19 oy alarak RP listesinden Meclise giren Alparslan Türkeş daha sonra 18 arkadaşı ile ayrılarak MÇP’ye katılarak TBMM’de grup kurmuştu.
1992-1994 yıllarında Başbakan Süleyman Demirel’in Büyükelçi unvanı altında Başbakanlık Başdanışmanlığını yaptı. Türkiye ve Türk Dünyası koordinatörlüğünü yaptı. 1994-1995 yıllarında Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in Başdanışmanı olarak Türk Dünyası ile münasebetleri devam ettirdi.
1995 yılında yapılan genel seçimlerinde DYP İstanbul Milletvekili olarak yeniden TBMM’ye girdi ve 1997 yılına kadar Devlet Bakanı olarak görev yaptı. 1993-2006 yılları arasında Ahmet Yesevi Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanlığı görevini yürüttü. 2002 yılında Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Eskişehir Milletvekili adayı oldu. MHP’nin 7. Olağan kongresinde Mustafa Mit’ten sonra en yüksek oyla (802 oy) MKY üyesi seçildi.
2007 yılı Ocak ayında da BBP’ye geçen N. Kemâl Zeybek bu partide Genel Başkan Yardımcılığı ve daha sonra Genel Sekreterlik görevlerinde bulundu. Ancak aynı sene içinde partisinden istifa etti. Nihayet 15 Ocak 2011 tarihinde DP’nin 10. Olağan Kongresinde 3. Tur oylamada 624 oy alarak partinin Genel Başkanı seçilmiştir.
Evli ve 2 çocuk babası olan Zeybek “Türk Ocakları Danışma Kurulu” üyesidir. Ayrıca Ahmet Yesevi Vakfı ve Ahmet Yesevi Üniversitesine Yardım Vakfı başkanlığı görevlerini yürütmekte olan Nâmık Kemâl Zeybek’in “Bilgi Sevgi Hoşgörü” “Ülkü Yolu” “Milli Kültür Meselemiz” “Türk Olmak” “Çağı Yakalamak” “Ahmet Yesevi Yolu ve Hikmetler” “AB Seyir Defteri” “Bilgi Çağından Globalizme” “Türküm” “Işığa Doğru” isimli basılmış eserleri bulunmaktadır.
**
Yakın zamanda Los Angeles’de organize edilen “ABD’de Türk Liseleri” ve “EAST AND WEST ENCOUNTERS: THE GÜLEN MOVEMENT” “Doğu Batı Buluşması’nda Gülen Hareketi” konferansına katıldı. 1978 yılından itibaren Gülen hareketini izlediğini söyleyen Zeybek 1992 yılından itibaren Türk Cumhuriyetlerindeki çalışmaları ve Avrasya açılımlarını yakından bildiğini” söylemektedir.
Fetullah Gülen’in okullarını “Dünyanın 115 ülkesinde sayıları 1000'e ulaşan Türk Lisesi ve Kültür Merkezi, eşi benzeri olmayan bir başarıdır ve dışarıdan bakınca bu “Türkiye'nin gücünün bir başarısıdır” demektedir. (Zaman, 01.02.2010.)
… Ve DP kendisine “Demokrat” bir lider bulmakta zorlandı… 16 Ocak 2011 tarihli Zaman Gazetesi Zeybek’in DP Genel Başkanı oluşunu “DP’de Milliyetçi Lider Dönemi” başlığı ile duyurdu.
**
Bazı yorumculara göre Namık Kemal ZEYBEK’in DP’ye Genelbaşkan seçilmesi devam edegelen siyaseti yeniden dizayn etme operasyonunun bir halkasıdır. Bu nedenledir ki Hüsamettin CİNDORUK “tansiyonun yükselmesi” bahanesi ile kongreye son anda katılamadı ve bir yazılı metinle aday olmadığını söylemek zorunda kaldı. Mesut YILMAZ milletvekili olduğu halde kongreye katılmadı. Tansu ÇİLLER aday olmadı ve delegeler Namık Kemal ZEYBEK’e yönlendirildi” demektedirler. Erbakan dahi hasta sandalyesinde kongreye katılmışken, Demirel’in kongreye katılarak bir konuşma yapacağı söylenmişken, Cindoruk bile katılmadı. Bunda bir gariplik olduğu ifade edilmektedir. (Mahmut Övür /Sabah, 18.1.2011)
Birtakım yorumcular da “Bu bir Aydın DOĞAN” operasyonudur yorumunu yaptılar. “Toplum Mühendisleri”nin toplumu yeniden dizayn etme planı içinde olduklarını söyleyenler de yok değil… Daha önce CHP’de bir operasyon yapılarak Deniz BAYKAL yerine Kemal KILIÇDAROĞLU getirilmişti. SP’de benzer operasyon ile ikiye bölündü.
Sonuç
DP Genel Başkanı olarak DP ile ANAP’ın birleşmesini sağlayan Hüsamettin CİNDORUK DP’yi 10. Olağan Genel Kongre’ye götürerek görevini tamamlamış oldu. Genel Kongrede aday olmayan Hüsamettin CİNDORUK partiyi delegelere teslim etti ve delegeler de Kırat’a mevcut adaylar içinden süvari olarak Nâmık Kemâl Zeybek’i seçtiler.
Namık Kemal Zeybek teşekkür konuşmasında “Bismillah diye başladık. Elhamdülillah diye devam ediyoruz. Ben size rahatlık, yan gelip yatma vaat etmedim. Hem kendi hem de sizin emeğinizi vaat ettim. Mukaddes bir hareketle Demokrat Parti yeniden dirilecektir. Allah yardımcımız olsun” dedi.
Zeybek kontrolündeki bir DP:
• Cindoruk başkanlığında Ergenekon Soruşturması konusunda ortaya konulan tavırdan vazgeçecektir. Ancak bunun fazla bir getirisi olmayacaktır.
• Merkez Sağ’ın Demokrat Parti etrafında toparlanması çalışmaları devam edecek ama ne derece başarılı olunacağı gelecek günlerde görülecektir.
• Milliyetçi kanattan dışlananlar kendilerine BBP dışında bir sığınma limanı bulacaklardır. Ancak bu DP’ye çok fazla bir puan getirmeyecektir.
Ama ne var ki DP Ahrar ve Demokrat Misyonun devamı ve takipçisi olduğu için MHP kökeninden gelen, Irkçılığı ve Milliyetçiliği esas alan bir zihniyete sahip olan Zeybek DP tabanına değil de Alparslan TÜRKEŞ zihniyetini DP'ye aşılamaya çalıştığı için Demokratları küstürmüş ve Demokrat Partiye en büyük zararı vermiştir. DP Zeybek'ten sonra daha da küçülmeye devam etmiştir. DP'nin büyümesi ancak Ahrar Demokrat anlayışa hizmet etmekle mümkündür. Zira DP'nin misyonu HÜrriyetçi Demokrasidir. Bunu da ancak Hürriyetçi Demokrat lider ve yöneticiler başarır. Nitekim Namık Kemal Zeybek DP'den ayrılmış ve Atatürkçülük İdeolojisinin tek kurtuluş yolu olduğunu iddia ederek 28.07.2023 tarihinde ATA Parti adı altında bir parti kurmuştur. Halen bu partinin Genel Başkanıdır.
